21.7.12

38.Yıldönümünde 20 Temmuz 1974 Barış Harekatını coşku ile kutluyoruz-Yılmaz Parlar Bildirdi




38.Yıldönümünde 20 Temmuz 1974 Barış Harekatını coşku ile kutluyoruz .

20 Temmuz 2012 Cuma günü Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyetinin kuruluşunun temel taşı olan 20 Temmuz 1974 Mutlu Barış harekatının 38.yıldönümü Kıbrıs Türklerinin yaşam sürdürdüğü her yerde, düzenlenen etkinliklerle her yıl olduğu gibi bu yılda coşku ile kutlanacaktır.
Avrupa Birliğinin üyesi olarak kabul gören Kıbrıs’ta, Anavatanımız tarafından gerçekleştirilen 20 Temmuz 1974 Barış Harekatının neden yapıldığını, 1930 lu yıllardan beri Adada yaşananları silip atarak,bu gün dahi anlamak istemeyen ve kendi emellerine ulaşabilmek için Anavatanımızı Kıbrıs’ta işgalci olarak kabul edenlerin ne kadar taraflı ve haksız olduklarını vurgulamak,anlatmak için biraz geçmişe gidelim.
Kıbrıs Türk Halkı, Garantör Devletlerin İngiltere –Türkiye ve Yunanistan ın onaylarıyla 16 Ağustos 1960 da kurulan “Kıbrıs Cumhuriyetinin” iki kurucu ortağından biridir. 1960 Kıbrıs Cumhuriyetinde egemenlik adada yaşayan iki toplumdan birisine değil ,her ikisine de tanınmıştır.
Tartışmasız olarak Kıbrıs Türk Halkı Rumlarla eşit haklara sahiptir.Garanti antlaşması ile 1960 Anayasası,Kıbrıs Rum ve Türk tarafların ortak imzalarını taşımaktadır.
Rumların ezelden beri idealleri Enosis tir. Bundan dolayı Kıbrıs Türk Halkı 1963 yılında maksatlı ve planlı olarak, Enosis in gerçekleştirilmesi amacıyla, iki toplumlu cumhuriyetten zorla dışlanarak,saldırı ve toplu katliamlarla karşı karşıya bırakılmıştır. Kıbrıs Cumhuriyeti Anayasasını ortadan kaldıran Rumlardır.Buna rağmen “Kıbrıs Cumhuriyeti” adını kullanmaya devam etmektedirler ve Kıbrıs ın tümüne sahip olma oyununu sürdürmektedirler.
BM ve AB ülkeleri ile 1960 antlaşmasına göre Garantör Ülkelerden biri olan İngiltere de başından itibaren Kıbrıs Türk Halkının yaşadıklarına seyirci olmuşlardır.
Adada huzuru sağlamak için yapılan tüm uğraşlar sonuçsuz kalmıştır. Kıbrıs Türk halkı 1963-1974 yılları arasında Rum saldırılarıyla, toplu katliamlar ve ambargolarla göçe zorlanmıştır. Güney bölgelerde Rumlarla karışık olarak yaşanan yerleşim bölgelerinden, canlarını kurtarabilmek için evlerini,yerlerini bırakarak Adanın Kuzeyindeki güvenli Türk bölgesine göçmüşlerdir. Bu zaman zarfında 30000 Türk, 103 köyden canlarını kurtarmak için göç etmiş,yüzlercesi katledilmiş ve Rumlar tarafından kaçırılarak kaybolmuştur.120000 Türk adanın %3’lük bölgesine hapsedilmiştir. On bir yıl boyunca (1963—1974) devam eden insanlık dışı muamelelere Kıbrıs Türk Halkı direnerek göğüs germiş Anavatanımıza duyduğu güvenle mücadeleden geri kalmamıştır.
Kıbrıs Türk Halkının tarih boyunca asla unutamayacağı bu on bir yıllık işkence yetmezmiş gibi 1974 temmuz ayında Rumlar,Yunanistan da ki cuntanın teşviki ile, Kıbrıs ta Makarios yönetimini devirmiş ve Kıbrıslı Türkleri topluca yok edecek silahlı saldırıya geçmiştir.İşte bu koşullar altında,Türkiye Hükümeti, 1960 Kıbrıs Cumhuriyeti Garanti antlaşmasında ki hukuki haklarını kullanarak, Kıbrıs’a bir Barış Harekatı ile katliamları ve darbeyi durdurmak zorunda bırakılmıştır. Bu gün olduğu gibi o günde , Dünyanın uygar
devletleri ve garantör ülke olan İngiltere ve Yunanistan, Kıbrıs ta ki olaylara ve de katliamlara seyirci kalmayı tercih etmişlerdir
Anavatanımızın gerçekleştirdiği 20 Temmuz 1974 Barış harekatı ile Kıbrıs’ta sağlanan Barış ortamı 38 yıldan beri, hem Güney Kıbrısta’ki Rumlar, hem de Kuzeydeki Türkler için bir armağan olarak görülmelidir.
20 Temmuz 1974 Kıbrıs Türk Halkı için yeniden hayata dönüş günü, doğum günüdür. 2012 yılında bile Kıbrıs meselesinde kesin bir çözüm, her iki halkın haklarını eşit olarak
sağlayan uzlaşma sağlanamıyorsa , bunun nedeni güçlü ve etkili devletlerin, kendi ulusal çıkarları yolunda hareket ederek Yunanistan ile Rumlardan yana “ Uluslar arası antlaşmaları ihlal ederek” taraf olarak,Kıbrıs konusunda doğru ve tarafsız bir tavır koymak istememeleridir. 1974 yılı 20 Temmuz gününe kadar yaşananları görmezden gelerek Anavatanımızın yapmış olduğu son derece haklı müdahaleyi işgal olarak görmeleri de bundan dolayıdır.
Kıbrıs sorununun sağlıklı çözümü, Güney Kıbrıs Rum lideri Klerides’in
“My Deposition”isimli kitabında belirttiği gerçeğin anlaşılmasında yatmaktadır.”Kıbrıs Rumlarının amacı Ada’yı Kıbrıs Türkleri’nin koruma altına alınacakları bir Rum Cumhuriyetine dönüştürmekti. Türklerin tüm çabaları ise antlaşmalarla kendilerine tanınan hakları savunmaktır. Aradan geçen 38 yıldan sonra, Adada ki durum bugün de aynidir ve değişen bir şey yoktur.
Avrupa Birliğinin Güney Kıbrıs’ı tek yanlı olarak ve Kuzeydeki Türk Halkının varlığını hiçe sayarak, Rumları Adanın tek hakimi olarak AB üyeliğine alması, insan hakları ve uluslar arası hukukun ihlali bir yana Kıbrıs ta ve bölgedeki barış ve huzuru da bozacak niteliktedir.
Barış Harekatının 38. yıldönümünü Kıbrıs Türk Halkı olarak 38. doğum günümüzü idrak ettiğimiz ve tüm tarafların her zaman olduğundan çok daha dikkatli olmaları gereken bir dönemden geçtiğimiz bu günlerde Kıbrıs ta uzlaşma, Rum Halkı kadar,Türk Halkının da eşit egemenlik haklarına sahip olmasının kabulü ile mümkün olacaktır.
Kıbrıs Türk halkı 1930 lu yıllardan başlayarak 1974 yılının 20 temmuz 1974 gününe kadar sürdürülen Rum mezalimlerine katlanarak, mücadeleden yılmadan karşı durmuşlardır. Vatanımız uğruna verilen şehitlerin, yapılan fedakarlıkların karşılığında hiçbir zaman tek devlet ,tek egemenlik formülüne dayalı bir antlaşmayı kabul etmeyecek, Rum’un boyunduruğu altına girmeyecek. Onlara yama olmayacaktır.
Adada köklü çözümden kaçan Türkler değil Rumlardır. Kıbrıs’ta uzlaşma ancak Kıbrıs sorununa şimdiye kadar yaşananlar göz önüne alınarak doğru teşhis konulmasıyla mümkün olacaktır.Bu da Kıbrıs’ta Rumlar kadar Türklerin de eşit egemenlik haklarına sahip olması gereğinin anlaşılması demektir.
Türk Halkının adadaki varlığı, 24 Nisan 2004 günü ayrı ayrı yaptırılan referandum ile kabul edilmiştir. Kıbrıs’ta Türkler, adada bıkıp usanmadan var oluş mücadelesi vermişlerdir. Türk halkının isteği, tüm zorluklara göğüs gererek canları pahasına 15 Kasım 1983 yılında kurulan, milli benliği olan, Bağımsız-Egemen KUZEY KIBRIS TÜRK Cumhuriyetimizin yaşatılması. Ve Anavatanımızın garantör olarak, Türk halkının güvenliğini bu gün olduğu gibi her zaman sağlamasıdır.
Bu yıl 13 ocak 2012 günü vefat eden Kurucu Cumhurbaşkanımızı rahmetle anarak,yokluğunu kalplerimizde hissederek kutlayacağımız 20 Temmuz 1974 Mutlu Barış Harekatının 38. yıldönümünde Milli Davamıza inanan ve son nefeslerine kadar bu uğurda çaba gösterecek olan vatandaşlarımız adına, Yüce Türk Ulusuna,Kahraman ordumuza,Mehmetçiklerimize gazilerimize,mücahitlerimize şükran ve minnetlerimizi sunar,vatan uğruna can veren tüm şehitlerimizi rahmetle anarız.
Ne Mutlu Türküm diyene.! Milli benliğimizi unutmayalım! “Bilelim ki Milli benliğini bilmeyen milletler,başka milletlere yem olurlar” Kemal Atatürk 1923
Zehra Bilge ERAY
Kıbrıs Türk Kültür Derneği İstanbul Şubesi
Yönetim Kurulu Adına


yilmazparlar@yahoo.com

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder